8 Nisan 2015 Çarşamba

Dünyanın Ahirete Nispetle Oranı Sıfırdır


Dünyanın Ahirete Nispetle Oranı Sıfırdır


 

Malumunuz, şu kısacık dünya hayatımızda, başımıza gelen olaylarla, parayla, evlatla, vs türlü şeylerle imtihan oluyoruz. Ve biliyorsunuz, bu imtihanımızın neticesi mahşerdeki büyük mahkemede açıklanacak.

 

Mahşer, kıyametten sonra Allah’ın bütün ölüleri yeniden diriltip, bu dünya hayatının hesabının sorulacağı toplanma meydanıdır. Ve o mahşerdeki karar ebediyyen geçerlidir.

 

Ya ebedi cennet, yahut ebedi cehennem (Allah korusun)

 

Bugün bir ayet okudum ve bazı felsefi düşünceler sardı ruhumu:

 

“... Kim Allah'a ve Peygamberine itâat ederse Allah onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. İşte büyük kurtuluş budur.” (NİSA suresi, 13.ayet)

 

Ne diyor Rabbimiz, dikkat edin: Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. Yani sonsuza kadar.

 



Rahmetli Prof. Dr. Mahmut Esad Coşan’ın bir sohbetinden dinlemiştim. Diyordu ki:

 

Malum dünya fanidir. Yani sonludur. Ahiret ise halidun’dur. Yani ebedidir, sonsuzdur.

 

Bir nispet yapsak, bu bunun kaçta kaçıdır, desek. Diyelim yüz sene yaşadınız. Cennetliksiniz diyelim. Cennet ebedidir. Trilyon yıl bile azdır.

 

Dünyanın ahirete nispetle oranı sıfırdır. Bir sayının sonsuza bölümü sıfırdır. Sonsuz sayıda eşit parçaya bölmek gerek. Matematik ilmi bunu söylüyor.

 

Zaten bu sıfır oluşunu şu hadisten daha iyi anlıyoruz. Efendimiz SAV şöyle buyuruyor:

 

"Şayet dünyanın Allah katında, sinek kanadı kadar bir değeri olsaydı, kâfire ondan bir yudum su içirmezdi.” (Tirmizî, Zühd 13)

 

Hz. Bediüzzaman “Dünyanın Cenab-ı Hakk'ın yanında bir sinek kanadı kadar kıymetinin olmayışı”nın, ebedi ve baki olan ahiret alemine nispetle olduğuna dikkat çeker.

 

Bu dünya hayatı fani, geçici ve yok olmaya mahkum bir mahiyete sahiptir. Dünyanın ve eşyanın üç yüzü, yani üç manası ve mahiyeti vardır.

 

Bunlardan birincisi ve en önemlisi, dünyanın Cenab-ı Hakk'ın isimlerinin bir aynası olmasıdır. Dünyada var olan her şey bir Yaratıcının eseri ve sanatıdır. O isimlerin insanlar tarafından okunmasında, görülmesinde bir ayna vazifesi görür.

 


Dünyanın ikinci yüzü ise ahirete bakar, ahiretin tarlasıdır. Yani, insan hayır, hasenat, ibadet, iman gibi manevi tohumları bu dünyada eker, ahirette mahsulünü alır. Cenneti kazandırır.

 

İşte bu iki yüzü ile dünya tahkir edilmez, kötülenmez, kıymetsiz görülemez. Hadis-i şerifi yanlış anlamayalım, Dünya, büsbütün kıymetsiz değil, bu iki yüzü yönüyle sevilir.

 

Ahiret alemine nispetle dünyanın zerre kadar kıymeti olmayan tarafı üçüncü yüzüdür. Bu da gayrimeşru keyf ve zevklere saplanmış olan insanların dünyasıdır.

 


İşte dünyanın bu yüzü, dünyayı ölmeyecekmiş gibi sevenlerin dünyasıdır.  

Bu dünya hayatı, mü'minlere ahirette verilen ebedi nimetlerin yanında bir zerre, bir sinek kanadı kıymetinde bile değildir.

 

Neden hırsla kadına, paraya, makama sarılıyoruz ki? Hepsi geçici değil mi?

 

Dünyada 10-20 TL bile menfaat için saatler harcayanlar, o saatlerde yapacakları ibadet ile -eğer kazanabilirlerse  inşallah- sonsuza kadar kalacakları cennetteki makamlarını daha da yükseltebilirler aslında...  

 

Daha yazılacak çok şey var ama yapacağınız her işte ölçünüz şu olsun:

 

Dünyanın ahirete nispetle oranı sıfırdır.

 

 

 

Celalin Penceresinden

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder