9 Kasım 2014 Pazar

Hâlâ Aklınızı Kullanmayacak mısınız?


Hâlâ Aklınızı Kullanmayacak mısınız?


 

Bugün Rabbimizin bize bahşettiği -belkide- en önemli organımız beynimizden bahsedeceğiz. Ceviz içi görünümünde ve yanyana sıkılı iki yumruk büyüklüğündedir.

 

Yaklaşık 15 milyar hücreden oluşan beynimizin her bir hücresinde bilgisayar işlemcisi gibi sayısız işlemler gerçekleşir.

 
Beyin için gerekli vitaminlerin cevizde olması tesadüf olamaz

Beynimiz bir bilgisayar işlemcisi gibi bilgileri alır, işlem yapar, saklar ve depolar, harddisk gibi... İnsan beyni kulak, göz, his gibi kanallardan gelen bilgileri değerlendirir.

 

Hani çok duyarız, Hz. Mevlana şunu hep söyler:

“Hayvandır ağızdan beslenen, insan kulaktan beslenir.”

 

Yazımıza, okuyunca alıntılar yapmaya karar verdiğimiz yazıdan bir bölümü daha kopyalayarak devam ediyoruz ve sonrasında da önemli tespitler aktarıp bitireceğiz.

 

Beynimiz, muazzam bir sistem örneğidir. Ayrıca beyin çevresel sistemle ağ bağlantıları, nöronlar aracılığıyla bağlantı kuruyor. Beynimiz aldığı ve oluşturduğu bilgiler ışığında, vücudun çeşitli organlarına mesajlar gönderir. Görmemiz için gözümüze, koklamamız için burnumuza, dokunmamız için parmaklarımıza, duymamız için kulaklarımıza, tatmamız için dilimize elektrik sinyalleri gönderir. Bu sinyallar ilgili organlarda fiile dönüşür.

 

Peki bu kadar muhteşem yaratılıp bize verilen bu mükemmel organı ne kadar kullanabiliyoruz. Dünya Beyin Kurulu başkanı İngiliz yazar ve eğitim danışmanı Tony Buzan verdiği seminerlerde beynimizi ne kadar eksik kullandığımızı vurguluyor. Beyin normal bir insanda ancak % 0.5 ile %1.5 arasında bir kapasite ile kullanılıyor. Geri kalan % 98.5  gibi bir kısım boş olarak kullanıma kapalı oluyor.

 

İnsanın ibadetlerle sorumlu olmasının ilk şartı akıllı olmaktır. Çocuklar ve deliler ibadetten muaftır. İnsan ancak aklını kullanarak iyiyle kötüyü ayırt edebilir.

 

Kullanılmayan eşyaların zamanla paslanıp işlevini yitirmesi gibi, beyin bilgisayarımızı sürekli kullanmazsak zamanla körelir; nefis ve şeytanın emrine girer.

 

Allah-u Teala hazretleri, biz insanların nefsimize uyarak tembellik edeceğimizi ve aklımızı çalıştırmayacağımızı biliyor. Fakat Allah kullarını çok seviyor.

 

Bu yüzden Kuran’da yirmiden fazla ayette “Hiç düşünmüyor musunuz?” , “Hala aklınızı kullanmayacak mısınız?” vs. gibi ayetlerle bizi defalarca düşünmeye davet etmiştir.  

 


Fakat bizler, bırakın Kuran’ın Türkçe mealini, gazete bile okumuyoruz. Mesela, Facebook’ta sadece kısacık yazı ve resimleri beğeniyoruz. Bizim yerimize akıllı telefonlar düşünüyor !!

 

Günümüzde pekçok üniversite mezununun bile en son okuduğu kitap okuldaki ders kitabı imiş.

 

ÇOCUKLARINIZ İÇİN BİR MİNİK TAVSİYE: Babacığım sanırım otuzbeş yıl önce, veli toplantısında ilkokul öğretmenimden bir tavsiye almış.

 

Yıllarca bakkala hep beni gönderdiler. Gidip gelirken sürekli kafamdan hesap yapardım. Çünkü annem gelince paranın tek tek hesabını sorardı. 3 ekmek şu tutar, yarım kilo peynir şu tutar, şu kadar artacak  falan diye ...

 


“Kullanılmayan ‘beyin’ yok sayılır.! Toplumda geri zekalılığın en yaygın sebebi de budur.”

 

İŞTE O YİRMİDEN FAZLA AYETTEN SADECE İKİSİ:

 

“Gece ve gündüzün birbiri ardına gelmesinde (dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesinde), Allah'ın gökten rızık (yağmur) indirip onunla ölümünden sonra yeryüzünü diriltmesinde ve rüzgârı estirmesinde aklını kullanan kimseler için (Allah’ın varlığını ve birliğini ispatlayan) nice deliller vardır.”  (Casiye suresi, 5. ayet)

 

“Ve derler ki: ‘Şayet biz gelen elçilere kulak vermiş olsaydık ve aklımızı da kullansaydık şu çılgınca yanan cehennem azabı içinde olmazdık.’ ” (Mülk suresi, 10. ayet)

 

Geçen internette gezinirken şöyle bir araştırma okudum:

 

Neurology dergisinin Temmuz sayısında yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, kitap okumak, yazı yazmak gibi zihinsel aktiviteler insanı yaşlılıkta oluşabilecek beyin hastalıklarından koruyor.

 

Chicago Rush Üniversitesi’nden araştırmacı Robert Wilson, “Çalışmamız okumak, yazmak, yapboz yapmak gibi çocukluktan yaşlılığa kadar aralıksız sürdürülen aktivitelerin yaşlılıkta zihin sağlığını koruyabilmek açısından (ALZEİMER) çok önemli olduğunu gösteriyor,” diyor.

 

Okuma alışkanlığınız pek yok mu? Asla geç değil. Araştırmaya göre ömür boyu bu alışkanlığa sahip olmayıp sonradan başlayanlar da zihinsel rahatsızlık riskini yüzde 32 oranında azaltıyor.

 


Kötü haber ise yapılan araştırmaya göre söz konusu zihinsel aktivitelerde bulunmayanlarda bu rahatsızlıklar yüzde 48 oranında daha hızlı gelişiyor.

 

YAZIYA BAŞLIK OLAN AYETİ KOPYALAYARAK YAZIMIZI BİTİRİYORUZ:

 

“Andolsun ki, biz, size içinde şeref ve itibarınız bulunan bir kitap indirdik. Hâlâ aklınızı kullan(arak ondan yararlan)mayacak mısınız?” (Enbiya suresi 10. ayet)


OKUYALIM VE DÜŞÜNELİM...

KURAN'IN TÜRKÇE MEALİ BİR PAKET SİGARADAN UCUZDUR.

FİYATI UCUZDUR AMA UYGULARSAK SONSUZ BİR GENÇLİK KAZANDIRIR İNŞALLAH
 

 

Celalin Penceresinden

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder